2016 yılının dikey çalışma kartları üzerine birçok söz söylendi.
Bunların arasında kesinlikle uzlaşmaz itirazcılar da vardı, “yüce yönetimimiz ne yaparsa en iyisi yapılır ve kerametlerinden sual olunmaz” diyen diğerleri de karşımıza çıktı.
.
Muhtemelen tam nesnellik hiçbir zaman mümkün değildir ancak biraz olsun somut yaklaşımlarla bir değerlendirme deneyelim dedik.
.
Her şeyin başında bizler, rehber olmayan kişilerin rehbermiş gibi davranmasından haklı olarak çok rahatsız oluyoruz. öte yandan 5 tane rehberin TUREB yönetim kurulu adı altında grafikerlik taslaması kabul edebileceğimiz bir şey de olmamalı.
.
Binlerce rehberin günlük yaşamında sürekli kullanacağı ve birçok açıdan belirleyici özelliği olan çalışma kartları bu 5 kişilik yönetim kurulunun aklına ilk gelen şeylerle sınırlı da kalmamalı. Örneğin kart birden bire dikey, çapraz, üçgen, daire olmamalı…
.
Diğer yandan hangi sektör söz konusu olursa olsun, her yönetimde, her yaklaşımda, asgari işlevselliğin gözetilmesi esas olmalı.
.
Çalışma kartlarımızın ne işe yaradığını düşünmeden, işlevleri üzerinde uzlaşmadan bu kartın nasıl doğru tasarlanacağına karar vermek mümkün değil. Eğer profesyonel bir grafikerden destek alındıysa da (izlenimim böyle olmadığı) bu şahsa doğru bir işlev/kullanım bilgisi verilmezse, sonuç estetik olabilir ama hatalı olacaktır. Şu anda olduğu gibi hem estetikten uzak hem de hatalı bir ürün ise ancak turist rehberliği dünyasındaki mevcut otokratik düzenin ürünü olabilir.
.
Kuşkusuz çalışma kartlarının temel işlevlerini yansıtan birkaç ana unsuru var:
.
Bunu taşıyan kişinin sahibi olan kişi olduğunu kanıtlayan fotoğrafı,
Kişinin o yıl için turist rehberliği yapmaya yetkili olduğunu belli eden tarih ve o yıla özgü renk/tasarım,
Kişinin hangi dillerde rehberlik yapmaya yetkili olduğunu belirten ibareler.
Ön yüzde isim ve soyadının bulunması, gezdirilen turistlerin de rehberin ismine sürekli erişim sağlaması açısından önemli.
.
Eğer bir profesyonel grafik tasarımcı ile işbirliği yapıldıysa yukarıdaki paragrafın kendisine iletilmesi şarttı. Böylece tasarımcı da hangi işe yarayacak bir kart tasarlayacağını iyi anlardı.
.
Asgari ölçülerde bir fotoğraf ön yüzde var. Karşıdan bakıldığında ayırt edilebiliyor. Tasarım buradan bir puan alıyor.
.
Altında ise sadece elimize aldığımızda okuyabileceğimiz boyutlarda isim soyadı vs bilgiler yer alıyor. Bu kartın mutlaka düzenli olarak ellenmesi gibi bir işlevi/ihtiyacı olduğu bu durumdan yapabileceğimiz bir çıkarım.
.
Rehberin çalışmaya yetkili olduğu diller de aynı şekilde ellenerek elde edilebilen bilgiler arasında.
.
Fotoğrafın yanında ise fotoğraftan daha geniş bir alan kaplayan Kapadokya manzarası var. Bu kartın en önemli işlevinin Kapadokya göstermek olduğunu anlıyoruz ki burada bir hata var. Kapadokya’yı göstermesi gereken kişi rehberin kendisi.
.
Yönetimdeki arkadaşların rehberlikten pek de haberdar olmaması bu işlevi atlamalarına yol açmış olabilir.
Netice olarak çalışma kartı, söz konusu rehberin kurallara uyan bir kişi olduğunu kanıtlamalı.
.
Bir an hayal edelim ki o Kapadokya manzarasının üzerine/yerine net ve büyük puntolarla, koyu bir renkle meslektaşımızın yetkili olduğu diller yazıyor. Bir denetim ekibi yaklaştığında fotoğrafa meslektaşımızın yüzüne bakyor, örneğin İngilizce anlatım yaptığını zaten duyuyor ve İngilizce anlatıma yetkili olduğunu da uzaktan kartında okuyor. Bu arkadaşımızla daha fazla vakit yitireceğine, anlatımını keseceğine, grubun vaktini alacağına ciddi sorun oluşturan bir kaçağın ya da başka bir usülsüzlüğün peşine düşüyor.
.
Hayır hayır, yönetmelikler, formaliteler, sözleşmeler, şunlar bunlar diye sesler kulaklarımda çınlıyor bile.
Unutmamamız gereken şey aynı zahmetle en büyük verimi almak için çalışmamız gereğidir. Kuşkusuz denetmen kokartı ellese, bol bol baksa, tura uzunca bir ara verdirse, tüm belgeleri kontrol etse en bütüncül denetim olur ancak en verimli sonuç olmaz.
.
Çalışma kartı birçok ihtiyacı hızla giderse hepimiz kendi işimize baksak çok daha hayırlı olur. Ancak durum böyle değil. Anlayacağınız, işimize konsantre olmaktan ziyade, bürokrasinin kendini sürdürmeyi amaç edindiği bürokratik bir yapıya doğru hızla ilerliyoruz.
.
Bu çalışma kartının toplanan ücret olan 125 Lira edip etmeyeceğini ise boşuna tartışmayalım. Hepimiz kart verme yetkisinin 125TL toplamak için kullanıldığını, aslında o paranın bu kartın bedeliyle bağdaştırılamayacağını biliyor. Öyleyse o bölümünü tartışmak boşu boşuna aklımızı yormak demek.
.
Ümidim 2016 korktuğumuz gibi geçmesin ve bu kartlar en azından evimize bol bol ekmek götürmeye yarasın.
.
Tüm meslektaşlara güzel sezonlar dileğiyle…
.
Rumuz: Sahih-i Enderûni